Liposuction vücuttaki fazla yağların alınması amacıyla yapılan bir işlemdir. Genel olarak sağlıklı bireyler bu operasyon için uygun adaylardır. Bununla birlikte bazı sağlık sorunları olan kişiler için liposuction önerilmeyebilir. Özellikle diyabet kalp hastalıkları veya yüksek tansiyon gibi kronik rahatsızlıkları olanlar için riskler taşıyabilir. Liposuction operasyonu düşünenlerin sağlık durumlarını doktorlarıyla detaylıca görüşmeleri gerekmektedir.
Liposuction Yaptırmak İçin İdeal Aday Kimdir?
Liposuction yaptırmak için ideal adayın belirli niteliklere sahip olması gerekir. İlk olarak adaylar ideal vücut ağırlıklarına yakın olmalıdır. Bu prosedür genel kilo verme amacı taşımaz; belirli inatçı yağ birikintilerini gidermeye yöneliktir. Dolayısıyla bölgesel yağ depoları diyet ve egzersizle azalmayan kişiler için uygundur. İkinci olarak cilt kalitesi operasyon sonrası kontur düzeltmeleri için kritik öneme sahiptir. Sıkı ve elastik cilt yapısına sahip olanlar işlem sonrası daha düzgün sonuçlar elde eder.
Üçüncü olarak adayın genel sağlık durumu iyileşmeyi olumsuz etkileyebilecek durumlardan uzak olmalıdır. Kronik veya hayatı tehdit eden sağlık sorunları olanlar için liposuction uygun değildir. Dördüncü olarak sigara kullanımı iyileşme sürecini engellediği için sigara içmeyen bireyler tercih edilir. Beşinci olarak psikolojik olarak stabil olmak ve gerçekçi beklentilere sahip olmak hem işlem sonuçlarından memnuniyeti hem de iyileşme sürecini olumlu yönde etkiler. Son olarak liposuction yaptırmayı düşünenlerin net vücut şekillendirme hedefleri olmalıdır.
Hangi Sağlık Sorunları Liposuction Yaptırmayı Engeller?
Liposuction yapılmasına engel olabilecek sağlık sorunları hastanın güvenliği açısından büyük önem taşır. Bu durumlar işlem sırasında ve sonrasında riskleri önemli ölçüde artırabilir. Öncelikle kardiyovasküler sorunlar liposuction için ciddi bir engeldir. Kalp yetmezliği veya koroner arter hastalığı gibi kronik kalp rahatsızlıkları operasyon sırasında komplikasyon riskini yükseltir. Ayrıca kontrolsüz yüksek tansiyon kanama ve diğer ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Bu nedenle hipertansiyon hastalarının durumları stabil hale getirilmelidir.
Diyabetli bireylerde yara iyileşmesi zorlaşabilir ve enfeksiyon riski artabilir. Diyabetin iyi kontrol altında olması operasyon için bir ön koşuldur. Aşırı kilo veya obezite liposuction’un etkinliğini ve güvenliğini olumsuz etkileyebilir. Liposuction lokalize yağ birikintilerini gidermek için tasarlanmıştır ve obez bireyler için kilo verme yöntemi değildir.
- Kalp hastalıkları
- Yüksek tansiyon
- Diyabet
- Obezite
Kan pıhtılaşma bozuklukları olan hastalar ameliyat sırasında aşırı kanama riski taşır. Bu hastalıklar özel değerlendirme ve önlemleri gerektirir. Sigara kullanımı iyileşme sürecini yavaşlatır ve enfeksiyon riskini artırır. Cerrahlar genellikle operasyondan önce sigarayı bırakmayı tavsiye eder.
- Kan pıhtılaşma bozuklukları
- Sigara kullanımı
Enfeksiyonlar ve bağışıklık sistemi bozuklukları iyileşmeyi zorlaştırabilir. Aktif enfeksiyonların ve bağışıklık sorunlarının yönetilmesi gerekmektedir. Ayrıca anestezi veya diğer cerrahi işlemlerde sorun yaşamış hastaların geçmişi liposuction risklerini artırabilir.
- Enfeksiyonlar ve bağışıklık bozuklukları
- Önceki cerrahi komplikasyonlar
Son olarak antikoagülan ve bazı anti inflamatuar ilaçlar operasyon öncesi doktor gözetiminde kesilmelidir. Bu ilaçlar kanama ve diğer komplikasyon risklerini yükseltebilir.
Yaş Sınırı Var Mı: Liposuction İçin Hangi Yaşlar Uygundur?
Liposuction için uygun yaş aralıkları dikkatle belirlenmiştir. Genellikle 18 ile 70 yaş arasındaki bireyler bu operasyon için aday olabilir. Ancak en ideal sonuçlar için 30 ile 35 yaş arasındakiler daha uygun görülür. Bu yaş grubunda cilt elastikiyeti ameliyat sonrası iyileşmeyi destekleyecek düzeyde yüksektir. Dolayısıyla bu dönemde yapılan müdahaleler daha başarılı sonuçlar doğurur. Yaş ilerledikçe cilt elastikiyetinde görülen azalma operasyonun etkinliğini düşürebilir. Bu yüzden 50 yaşını geçen bireylerde sonuçlar genellikle daha az tatmin edicidir. Ancak sağlıklı cilt yapısına ve genel iyi bir sağlığa sahip olanlar yaşları ilerlemiş olsa bile başarılı sonuçlar elde edebilirler.
Liposuction İçin Kilo Kriterleri Nelerdir?
Liposuction için kilo kriterleri işlemin güvenliği ve başarısı açısından belirleyici faktörler arasında yer alır. İdeal adaylar ideal vücut ağırlığının yüzde otuzuna kadar fazla kiloya sahip olanlar olarak tanımlanır. Bu bireyler genellikle daha iyi sonuçlar elde eder ve iyileşme süreçleri daha sorunsuz ilerler. Sağlık durumları işlem için uygun olan kişilerde cilt yapısı sıkı ve elastik olmalıdır. Ayrıca kas tonusu yüksek olanlar da daha hızlı iyileşme gösterir.
Sigara kullanımı iyileşme sürecini olumsuz etkilediğinden sigara içmeyen kişiler için liposuction daha uygundur. Vücut Kitle İndeksi (VKİ) de önemli bir ölçüttür:
- Güvenle alınabilecek yağ miktarı hastanın VKİ’sine göre değişir.
- Daha yüksek VKİ sahibi hastalarda daha fazla yağ alımı mümkündür fakat bu durum komplikasyon riskini artırabilir.
- Genel kural olarak tek seferde en fazla 5 litre yağ alınması önerilir.
Hamilelik Ve Emzirme Döneminde Liposuction Yaptırılabilir mi?
Hamilelik ve emzirme dönemleri liposuction için uygun olmayan zamanlardır. Hamilelik süreci vücutta önemli değişikliklere neden olur ve anestezi ile ilgili riskler fetüs için zararlı olabilir. Ayrıca bu dönemde yapılan cerrahi işlemler iyileşmeyi zorlaştırabilir. Bu yüzden elektif cerrahi işlemler doğumdan sonra planlanmalıdır.
Hamilelik Dönemi:
- Anestezi gelişmekte olan bebek için risk oluşturabilir.
- Fizyolojik değişiklikler iyileşme sürecini zorlaştırır.
- Hamilelik sonrası vücudun normale dönmesi beklenmelidir.
Emzirme Dönemi:
- Anestezi ve ilaçlar anne sütü yoluyla bebeğe geçebilir.
- Emzirme sürecinde vücut hala değişim içindedir.
- Elektif cerrahi için sütten kesildikten sonra en az üç ila altı ay geçmelidir.
Doğum sonrası dönemde liposuction düşünülebilir ancak burada da dikkatli olunmalıdır. Uzmanlar vücudun hamilelik öncesi duruma dönmesi için genellikle altı ay ila bir yıl beklenmesini tavsiye eder. Bu süre zarfında hormonal dengenin sağlanması ve fiziksel iyileşmenin tamamlanması esastır.
Doçent Doktor Tayfun Türkaslan İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunudur. Mezun olduğu yıl Tıpta Uzmanlık Sınavında (TUS) başarı gösteren hekim, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı’nda uzmanlığa başlamıştır. 1997 sensinde İngiltere’nin St James Seacroft University hastanesine geçen hekim burada çalışma ve araştırmalarda bulunmuş, uzmanlık sürecinin ardından tıbbi deneyimlerini ülkemizde sürdürmüştür. Yurtdışındaki bilimsel kongre ve sertifikasyon süreçleri sonrasında ihtisasını tamamlayarak Plastik ve Estetik Cerrahi Uzmanı ünvanı ile İstanbul Yavuz Selim hastanesine atanan hekim, 2 yıla yakın bir süre burada görev yapmıştır. Eski ismi ile Vakıf Gureba, yeni ismi ile Bezmi Alem üniversitesi’nde 7 yıl görev yapan hekim 2010 yılı itibariyle Plastik, Estetik ve Rekonstrüktif Cerrahi alanında Doçent unvanını almıştır. Doç. Dr. Tayfun Türkaslan; hali hazırda kurucusu olduğu Estetikport Estetik Cerrahi kliniğinde profesyonel tıbbi hizmetlerini hastalarına sunmaktadır.
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!