Burun ameliyatı öncesinde hastanın tüm estetik endişeleri ve istekleri saptanarak bilgisayar ortamına verilir. Bilgisayar programları aracılığıyla estetik sonrası olabilecek en yaklaşık burun estetiği tanımlanarak hastaya gösterilir.
Bu ekran üzerinden de yapmak istediği değişiklikler hasta – doktor iletişimi ile tamamlanarak ameliyat günü verilir. Ameliyat esnasında sadece hastanın talepleri baz alınarak gerekli işlemler itinayla tamamlanır.
Hastanın isteği dışında bir işlem gerçekleştirilmeyeceği için de operasyon sonrası burnun küçülmesi ya da büyümesi gibi etkiler belirmez. Sadece bireyin istekleri üzerine ilgili adımlar gerçekleştirilir. Bu nedenle hastanın isteklerini net olarak belirlemesi ve estetik hekimle tam olarak paylaşması gereklidir.
- Deri Miktarı Değişmez
Burun ameliyatlarında genellikle burun kemikleri – burun iskeleti işlem görmektedir. Örneğin kemerli burunlarda kemik törpülenme – kemik kesilme işlemleri yapılarak önceki haline göre iskeleti küçültülmüş olur.
Bu da doğrudan törpülenen kemiklerden dolayı burnun daha küçük görünmesine neden olabilir. Ancak buradaki küçüklük kemik miktarı küçüklüğüdür.
Burun kemiği törpülendiği için fazlalık kemik alınmış ve çok daha düzgün – estetik bir burun görüntüsü ortaya çıkartılmış olur. Özetle temelde burun küçültülmez – küçülmez.
- Deri Adapte Olabilir
Burun iskeletinin işlem gördüğü burun ameliyatlarında, burun derisi burun iskeletine nazaran daha bol kalabilir. Ancak deri adapte olabilmektedir. Adaptasyon özellikleri nedeniyle iyileşme evresi ilerledikçe olması gereken elastikiyete ve adaptasyona ulaşmaktadır.
Özetle burun derisi daha küçük bir burun iskeletine kolayca adapte olabilir. İşlemler sonucunda hasta talep etmedikçe burun küçülmez. Sadece hasta isterse burun küçültülür.
Ne kadar küçülmesi gerektiği ise hekim tarafından tespit edilir ve öncesinde bilgisayar aracılığıyla hastaya yaklaşık görüntüsü izlettirilir.
Hasta olması gerekenden daha küçük bir burna sahip olmak istediğini ifade etse bile hekim devreye girerek bu küçüklüğün genel yüz ifadesini olumsuz etkileyebileceğini belirtecektir.
- Örnek: Doğum Süreci
Gebe kalan bir kadın her geçen gün kilo alır, deri katmanları uygun elastikiyeti sergileyerek bebeğin gelişimine uygun olarak gerilir. Doğum tamamlanana dek deriler genişlemeye devam eder.
Doğum tamamlandıktan sonra da deri dokuları iyileşmeye başlar ve pek çok yan kritere göre en erken bir yıl en geç iki yıl içerisinde eski elastikiyetine ulaşır. Burun ameliyatı da bu şekildedir. Elbette doğum gibi büyük genişlemeler ve yeniden eski toparlanma süreçleri gibi değildir.
İşlem sadece hastanın isteklerine bağlıdır. Hasta burnunu büyütmek isteyebilir, burun ucunu kaldırmak isteyebilir, burun etini aldırmak isteyebilir, burun eğriliğini düzelttirmek isteyebilir vb. Ancak müdahale ne olursa olsun (burun küçültme hariç) burun küçülmez.
- Küçülme Yanılgıları
Hastalar bazı durumlarda küçülme yanılgılarına kapılabilir. Örneğin burun ameliyatı olduktan sonra ödemin gözle görülür oranı bir ay içerisinde son bulacaktır.
Lakin küçük bir kısmının da geçmesi için ikinci ayını tamamlaması gereklidir. Bu süreçte sağa – sola yatma – dinlenme ya da sağa – sola yüz çevirme hareketleri sırasında mevcut ödemler yer değiştirebilmektedir. Bu esnada burnun daha küçük olma yanılgısına kapılabilirler. Lakin bu sadece bir yanılgıdır.
Burnunu küçültmek istemeyen hiçbir hastaya isteği dışında burun küçültme işlemi uygulanmaz. Neticede de burun küçülmez. Burun iskeletine işlem yapılsa dahi burun derisi miktarı değişmez, değişmeyen deri oluşturulan burun iskeletine kolayca adapte olabilir.
Burun Ameliyatından Sonra Burun Şeklini Ne Zaman Alır?
Burun ameliyatından sonra morluk ve ödemin geçmesi 15- 20 günü bulabilir. Hastanın burnunun şeklini alması ise hastanın cilt kalınlığına göre 12 aya kadar sürebilir.
Burun ameliyatı, burnun şeklini değiştirmek için yapılan bir ameliyattır. Bu ameliyatın nedeni görünüşünüzü değiştirmek, nefesinizi iyileştirmek veya her ikisi birden olabilir. Burun üstte kemik, altta kıkırdaktan oluşur. Rinoplasti kemiği, kıkırdağı, cildi veya üçünü de değiştirebilir.
Bir hasta rinoplasti geçirdiğinde, cerrah müdahaleyi dikkatli bir şekilde planlayacak ve sonucun beklendiği gibi olması için yüz özelliklerini, cilt tipini ve hastanın beklentilerini göz önünde bulunduracaktır. Bu nedenle rinoplastinin amacı, burnun şeklini ve boyutunu değiştirerek daha uyumlu ve yüz fizyonomimize uygun hale getirmektir.
Kaynakça: Khansa, I., Khansa, L., & Pearson, G. D. (2016). Patient satisfaction after rhinoplasty: a social media analysis. Aesthetic surgery journal, 36(1), NP1-NP5.
Doçent Doktor Tayfun Türkaslan İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunudur. Mezun olduğu yıl Tıpta Uzmanlık Sınavında (TUS) başarı gösteren hekim, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı’nda uzmanlığa başlamıştır. 1997 sensinde İngiltere’nin St James Seacroft University hastanesine geçen hekim burada çalışma ve araştırmalarda bulunmuş, uzmanlık sürecinin ardından tıbbi deneyimlerini ülkemizde sürdürmüştür. Yurtdışındaki bilimsel kongre ve sertifikasyon süreçleri sonrasında ihtisasını tamamlayarak Plastik ve Estetik Cerrahi Uzmanı ünvanı ile İstanbul Yavuz Selim hastanesine atanan hekim, 2 yıla yakın bir süre burada görev yapmıştır. Eski ismi ile Vakıf Gureba, yeni ismi ile Bezmi Alem üniversitesi’nde 7 yıl görev yapan hekim 2010 yılı itibariyle Plastik, Estetik ve Rekonstrüktif Cerrahi alanında Doçent unvanını almıştır. Doç. Dr. Tayfun Türkaslan; hali hazırda kurucusu olduğu Estetikport Estetik Cerrahi kliniğinde profesyonel tıbbi hizmetlerini hastalarına sunmaktadır.
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!