Bebeğin özellikle ilk 6 ay anne sütü alması gelişimi için oldukça fazla önemlidir. Bu nedenle anneler meme küçültme ameliyatının bebeklerinde olumsuzluğa sebep olup olmayacaklarını emzirip emziremeyeceklerini merak etmektedirler.
Meme küçültme ameliyatlarında hem süt üreten meme dokusu hem de sütü meme ucuna taşıyan kanallar zarar görebilmektedir. Ayrıca meme ucunun yerinin değiştirildiği ameliyatlar sonrasında kişinin bebeğini emzirmesi mümkün olmayabilir.
Meme küçültmede etkili olup emzirme potansiyeline zarar vermeyen tekniklerle yapılan küçültme operasyonları da bulunmaktadır. Bu operasyonlarda meme başı halkası, uç kısmı ve süt kanallarının belirli bir kısmı korunabilmektedir.
Bu nedenle hekiminiz meme küçültme operasyonu için sizden bebeğinizin emzirme dönemini atlattıktan sonra muayene olmanız ve o dönemlerde tedavi olmanız konusunda bilgi verebilir.
Ancak hangi dönemde olursanız olun en iyi zamanlamayı ayarlamak adına mutlaka bir estetik cerrahi hekimine muayene olmanız en doğru eylem olacaktır.
Doğum Sonrası Meme Küçültme Ameliyatı Neden Yapılır?
Bazı bireyler doğum sonrasında meme küçülme ameliyatına ihtiyaç duyarlar. Peki, birçok kadın daha büyük göğüsleri olsun isterken neden bazı kadınlar bu işleme gerek duymaktadır?
Göğüsün estetik anlamda kişinin kendisine güzel gelmesindeki meme büyüklüğü kişiden kişiye değişmektedir.
Bazı kişilerde göğüslerin çok büyük olması kişinin kıyafetlerini giyerken kendisini rahatsız edebilmektedir. Bunda çoğu zaman yakın çevrenin de etkisi olabilir.
Çevreden alınan tepkiler ve alaya maruz kalma gibi durumların da payı vardır. Bu gibi durumlar bireyde özgüven sorunlarına neden olabilmektedir.
Bunun yanı sıra göğüslerin orantısal olarak vücut yapısına göre olması gerekenden daha büyük olması boyun, bel ve sırt omurları üzerinde baskı oluşturabilmektedir. Bunu kişinin kemiklerinin taşıyabileceğinden daha fazla bir yükün omurga tarafından taşınmak zorunda kalması gibi de düşünebilirsiniz.
Bu da kişinin boyun bölgesi, bel bölgesi, omuz bölgeleri ve sırt bölgesinde ağrılar duymasına ve bu ağrıların kronikleşmesine neden olabilir.
Bu durumda da omurga sağlığını korumak ve kişiyi çektiği ağrılardan kurtarmak adına doğum sonrası meme küçültme ameliyatı yapılabilmektedir.
Kişilerin büyük göğüsleri nedeni ile doğum sonrası yaşayabildikleri bir başka sağlık problemi de sürtünmeye bağlı pişik problemidir.
Kişi hareket ettikçe iki göğüs birbirine sürtünerek pişik oluşumu ve buna uzun süre maruz kalmaya bağlı olarak da başka cilt hastalığı sorunları görülebilmektedir.
Yani, tek nedeninin estetik kaygılar olmadığı ve beden sağlığı bakımından da göğüslerin boyutunun önemli olduğu unutulmamalıdır.
Doğum Sonrası Meme Küçülme Ameliyatı İçin En Uygun Zaman Nedir?
Büyük göğüsler kadınlarda; boyun, sırt, omuz ağrıları, istenilen kıyafetlerin giyilememesi gibi hem sağlık hem de günlük hayatı etkileyen sorunlara yol açmaktadır.
Meme küçültme ameliyatının amacı; hastanın şikayetlerini giderme, eşit büyüklükte ve simetrik göğüsler elde etmektir. Meme küçültme ameliyatı sonrasında bebeğinizi emzirme konularında da sıkıntı yaşayabilirsiniz.
Çocuk sahibi olmak istiyorsanız bu ameliyatı yaptırmadan önce doktorunuza mutlaka aklınıza takılan her konu hakkında danışmalısınız.
Memelerde yaşanan büyüme ve sarkma yalnızca ameliyat ile giderilebildiğinden kadınların en çok merak ettiği doğum sonrası meme küçültme ameliyatını ne zaman yaptırabilecekleridir.
Bebeğinizi emzirmeyi bıraktıktan yaklaşık olarak 6 – 9 ay sonra bu operasyonu gönül rahatlığı ile yaptırabilirsiniz.
Meme Küçülme Ameliyatının Fiyatları Nedir?
Doğum sonrası, kilo alma ya da verme ile oluşan büyümüş ve buna bağlı olarak da zaman içerisinde sarkmış göğüsler yalnızca ameliyat yardımı ile istenilen düzeyde düzeltilebilmektedir.
Bu yüzden günümüzde çok yaygın olan meme küçültme ameliyatı her ne kadar estetik alanına girse de sadece güzellik için değil aynı zamanda hastaların yaşadıkları sorunları giderip onları rahatlatmak için de yapılmaktadır.
Kadınların yaptırmak istedikleri meme küçültme ameliyatının fiyatı oldukça fazla merak edilen konulardan biridir.
Meme küçültme ameliyatının fiyatı hakkında kesin bir şey söyleyemeyiz. Ameliyat süreci ve bireye uygulanması gereken işlemler farklılık arz ettiği için işlemin fiyatı da kişiden kişiye farklılık göstermektedir.
90 beden bir göğüs yapısı ile 100 beden bir göğüs yapısının ameliyat süreci bireyden bireye farklı şekilde gerçekleştirildiği gibi operasyonun fiyatı da bireyden bireye farklı şekilde olmaktadır.
Kişilerde fiyatlandırmanın farklı olmasının bir nedeni de ek uygulamalar ve tercih edilen anestezi şeklidir. Tercih edilen anestezi şekline göre işlem sonrasında kişinin hastanede kalması gereken süre değişmektedir. Farklı süreçler için de farklı fiyatlandırma yapılmaktadır.
Meme Küçültme Ameliyatı Sonrasında Nelere Dikkat Edilmesi Gerekmektedir?
- Operasyon sonrasında kişiye dren uygulaması yapılabilmektedir. Eğer dren uygulaması yapılmış ise kişinin her iki meme yanlarına yerleştirilmiş olan drenler en geç 3 gün içerisinde aldırılmalıdır. Bu işlemin mutlaka hekim tarafından yapılması gerektiği unutulmamalıdır.
- Dikişleriniz 12 gün içerisinde kendiliğinden kaynamaktadır bu yüzden dikişlerinizi aldırmanıza gerek yoktur. Estetik cerrahide kullanılan kendiliğinden eriyen dikişler bu tür işlemler için özel olarak üretilmektedir.
- Ameliyat sonrası 3 – 4 hafta boyunca ağır şeyler kaldırılmamalı ya da itilmemelidir. Ayrıca ağır egzersizlerden de kaçınılmalıdır.
- Ameliyattan sonra 2 hafta içerisinde normal günlük hayatınıza rahatlıkla geri dönebilirsiniz. Ancak yine de dokularınızın tamamen iyileşmediğini ve darbelere karşı kendinizi korumanız gerektiğini aklınızdan çıkarmamalısınız.
- Ameliyat sonrası yaşanan doku şişmesi sebebi ile meme başı ve meme derisinde bir miktar his kaybı oluşabilir. Bu durum genellikle 6 hafta içerisinde kaybolmaktadır. Bu durumun operasyon kaynaklı tamamen normal bir durum oluğunu, endişelenmenize gerek olmadığını ve geçici olduğunu bilmelisiniz.
- Ameliyat sonrası antibiyotik ve ağrı kesici gibi ilaçlar almanız gerekecektir. Bunları düzenli bir şekilde kullanmalısınız. Operasyon sonrasında kullandığınız ağrı kesicilerinizi farklı ağrı kesiciler ile değiştirmemelisiniz. Bazı ağrı kesicilerin kan sulandırıcı özelliği olası bir kanamanın daha da kötüleşmesine ve kanama açılmasına neden olabilir. Bu nedenle ilaç kullanımında hekiminizin önerdiklerinin dışına onun haberi olmadan çıkmamalısınız.
- Ameliyattan sonra en az 1 ay boyunca sigara içmemeniz dokunun kendini rahat bir şekilde toparlayabilmesi açısından önemlidir. Tamamen sigaradan uzak duramıyorsanız bile en azından normalde aldığınız miktarı azaltmayı tercih edebilirsiniz.
- Operasyon sonrasındaki ilk ay içerisinde ve işlem öncesi yakın tarihlerde alkol alınmamalıdır. Alkol vücutta ciddi derecede ödem oluşumuna neden olabilmektedir. Bu nedenle alkolden kaçınmalısınız. Yeniden ne zaman tüketebileceğiniz konusunda hekiminize danışabilirsiniz.
- İlk günlerde uzun yürüyüşlere çıkmanız ve göğüslerinizi zorlayıcı hareketlerde (zıplamak, yüksek bir yerden bir şey almak vb.) gibi uygulamalardan kaçınmalısınız. Dokularınızın toparlanabilmesi için gerekli zamanı tanımalısınız. Bu tür eylemlerde bulunurken de kanama açılması ihtimali artmaktadır.
- Operasyon sonrasında ilk zamanlarda şişlik nedeni ile göğüsleriniz şişkin görünecektir. Ancak bu süreç 6 ay ile 12 ay sonrasında kendiliğinden düzelmektedir. Ödem ve şişlik geçtikten sonra göğüsleriniz olması gereken miktardaki haline gelir. Sabretmeniz gerektiğini ve ne yazık ki işlemin sonucunu anında göremeyeceğinizi bilmelisiniz.
- Göğüsler de kilo alan organlardır. Bu nedenle yeniden göğüslerinizin büyümemesi için kilonuzu korumaya özen göstermelisiniz. Özellikle ani kilo alımında göğüslerde sarkmaların da meydana gelebileceğini unutmamalısınız.
Kaynakça:
https://www.breastfeeding.asn.au/bfinfo/breastfeeding-after-breast-surgery
https://www.verywellfamily.com/breastfeeding-after-breast-surgeries-431776
Doçent Doktor Tayfun Türkaslan İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunudur. Mezun olduğu yıl Tıpta Uzmanlık Sınavında (TUS) başarı gösteren hekim, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı’nda uzmanlığa başlamıştır. 1997 sensinde İngiltere’nin St James Seacroft University hastanesine geçen hekim burada çalışma ve araştırmalarda bulunmuş, uzmanlık sürecinin ardından tıbbi deneyimlerini ülkemizde sürdürmüştür. Yurtdışındaki bilimsel kongre ve sertifikasyon süreçleri sonrasında ihtisasını tamamlayarak Plastik ve Estetik Cerrahi Uzmanı ünvanı ile İstanbul Yavuz Selim hastanesine atanan hekim, 2 yıla yakın bir süre burada görev yapmıştır. Eski ismi ile Vakıf Gureba, yeni ismi ile Bezmi Alem üniversitesi’nde 7 yıl görev yapan hekim 2010 yılı itibariyle Plastik, Estetik ve Rekonstrüktif Cerrahi alanında Doçent unvanını almıştır. Doç. Dr. Tayfun Türkaslan; hali hazırda kurucusu olduğu Estetikport Estetik Cerrahi kliniğinde profesyonel tıbbi hizmetlerini hastalarına sunmaktadır.